Malvin Gray Johnson
Bugün Şubat ayının ve Amerikali Siyahilerin Tarihi Ayı kutlamalarımızın da son günü. Umarım seçimlerimizi beğenmişsinizdir!
Harlem Rönesansı'nın ünlü sanatçısı Malvin Gray Johnson, Afrikalı Amerikalıları saygılı ve ağırbaşlı bir şekilde tasvir etmesiyle tanınıyordu. İlginç bir şekilde, en ünlü eserlerinden bazıları Harlem, New York'ta değil, Virginia'da doğmuştu. Afrikalı-Amerikan topluluğunun mizahını ve ruhunu yansıtma konusundaki eşsiz yeteneği ona büyük övgü kazandırdı. Yükselen bir yıldız olan Johnson'ın, New York'a döndükten kısa bir süre sonra ve Virginia eserlerinin kişisel sergide sergilenmesinden hemen önce, henüz 38 yaşındayken beklenmedik bir şekilde vefat etmesi büyük bir şok yaratmıştı.
Johnson'ın klasisizmden etkilenen ilk resim stili, Afrika heykeli, Kübizm ve Cezanne'ın Post-Empresyonizm'inden ilham aldığı Ulusal Akademi'de önemli ölçüde gelişti. Basitleştirilmiş formlar, canlı renkler ve Afrika görüntülerinin bir araya getirilmesiyle karakterize edilen, Sembolik Soyutlama olarak da bilinen bir stile doğru ilerleyerek renk ve ışıkla denemeler yapmaya başladı. Bu üslup değişikliğine rağmen Johnson, portre ve tür resmine bağlı kaldı ve duygusal açıdan yankı uyandıran işler yarattı. Resimleri, özellikle Swing Low, Sweet Chariot ve Roll, Jordan, Roll, Amerikan kültürüne yaptıkları eşsiz katkılardan dolayı büyük övgüler aldı ve tanındı.
Johnson'ın, sanat dünyası için büyük bir kayıp olan, Harlem Rönesansı'nın zirvesi sırasındaki zamansız ölümü, dostları ve eleştirmenleri derinden üzdü. Ne yazık ki çalışmalarının çoğu, 1930'larda Afrikalı-Amerikan sanatına öncelik vermeyen müzeler ve galeriler tarafından kaybedildi veya kayboldu. Bugün, Smithsonian Amerikan Sanat Müzesi ve Hampton Üniversitesi Sanat Müzesi de dahil olmak üzere ülke çapındaki koleksiyonlarda değerli bir yer tutan eserlerinin yalnızca 60'ı günümüze ulaşabildi.
Not: Afrikalı-Amerikan topluluğuna kendilerini sanatta daha önce hiç olmadığı şekilde temsil etme şansı veren Harlem Rönesansı hakkında daha fazla bilgi edinin!