Sarı Yelkenli

Sembolist sanatçı Odilon Redon, gözle görülen dünyanın taklitleri yerine zihinsel durumları ya da ruhsal alemleri akla getiren görüntüler yaratmıştır. Redon, denizle ilgili yeni bilimsel keşiflerle büyülendiği halde bu parlayan pastelin daha mistik bir ilham kaynağı olduğu söylenebilir. Ruhun yaşamla ölüm arasındaki çizgi boyunca, değerli taşlarla sembolize edilen, son yolculuğuna mı işaret ediyor? İki kadın, koruyucu figürler gibi ruha eşlik eden ruhsal varlıklar olabilir. Sanatçı, artistik natüralizm ile sembolik konuyu kendine has bir şekilde birleştirmesiyle bilinmektedir. Odilon Redon, 19. yüzyılın sonlarındaki Fransız avangart çevresi arasında oldukça etki sahibiydi. Redon karakalem, pastel, yağlı boya ve taş baskıyla çalışarak çoğunlukla doğaüstü temellere sahip fakat yine de son derece somut bir şekilde ele alınan yaratıcı sahneler yapmıştır. Redon, bu betimsel kesinliğin gerekli olduğunu düşünmüş ve şöyle yazmıştır: "Bir insan figürü her seferinde resim çerçevesinden yürümek, hareket etmek ya da düşünmek için çıkıyormuş gibi duruyor ilüzyonunu vermezse, çizimin gerçekten modern olduğu söylenemez." Redon, Charles Baudelaire ve Stéphane Mallarmé'nin şiirlerinden etkilenmiş ve Gustave Moreau ile Gustave Klimt tarafından beğenilmiştir - aslında sıkça bir Sembolist olarak anılmasına rağmen Redon bağımsızlığı tercih ederek kendisini hiçbir zaman o grubun bir parçası olarak görmemiştir.