Tabernacle

Tabernacle*, Katolik inancında Mesih İsa’nın varlığına işaret eden kutsanmış ekmek ve şarap ayini olan Efkaristiya’ya bir zamanlar ev sahipliği yapmıştır. Parçanın köşe panoları, Mısır’da bulunan tek bir madenden gelen ve kesilmesi neredeyse imkânsız olan kırmızı ve yeşil renkteki antik somaki mermerine benzetilerek tasarlanmıştır. Madenin konumu ve nasıl kesileceği bilgisi Orta Çağ zamanında kaybedildiği zaman mermer neredeyse değersiz bir materyal olmuştur.  Burada sanatçı bu antik taşa atıfta bulunarak eserin önemli bir yönüne dikkat çekmektedir. Melekler, Andrea della Robbia’nın çalışmalarındaki doğallığın ve zarafetin bir yansımasıdır ve üzerlerindeki ağır kumaşlar, Antik Yunan kökenli bir geleneğin basit bir dile getirimidir. Dahası Tabernacle, iki melek tarafından korunan kutsal ahit sandığının ikonografisini de çağrıştırmaktadır.

Andrea’nın amcası Luca della Robbia bu çalışmada, pişmiş toprak heykeli için kullanılan ve onu 15.yy’ın diğer sanatçılarından ayıran eşi benzeri olmayan bir yöntem geliştirmiştir.  Kalıcı bir renk sağlayan bu yöntemde heykel, boya kil ile kaynaşabilsin diye birçok kez fırına verilmiştir. Bu teknik ile heykeller dışarıda da sergilenebilirdi ve renkleri solmazdı. Boyanın sırlanması Toskana bahçelerini ve kiliselerini süsleyen seramiklere efervesan bir parlaklık sağlamıştır. Bu gizli teknik sadece Andrea ve Della Robia tarafından bilindiğinden Della Robbia  çalışmalarının altına haliyle imzasını atmamıştır. Herkesin sana ait olduğunu bildiği bir esere neden imza atılsın ki?

Bu Tabernacle, ‘’Della Robbia: Rönesans Floransa’sında Renkle Şekil Verme’’ adlı serginin bir parçasıdır ve bu yılın ilk dönemi boyunca da Washington, DC’deki Ulusal Sanat Galerisinde sergilenmiştir.

- Patti Sanders

Not: Tabernacle, bazı kiliselerde İsa’nın etini ve kanını temsil eden kutsal ekmek ve şarabı içinde sakladıkları süslü kutuya verilen addır.