Kios Katliamı Sahnesi by Eugène Delacroix - 1824 Musée du Louvre Kios Katliamı Sahnesi by Eugène Delacroix - 1824 Musée du Louvre

Kios Katliamı Sahnesi

tuval üzerine yağlıboya •
  • Eugène Delacroix - 26 Nisan 1798 - 13 Ağustos 1863 Eugène Delacroix 1824

 

Eugène Delacroix Fransız resminin devlerinden biriydi ancak Paris’teki son retrospektif sergisi 1963 yılında, ölümünün yüzüncü yıldönümünde gerçekleşti. Louvre Müzesi, New York’daki Metropolitan Müzesi ile yapılan işbirliği sonucu sanatçının çoğunluğu yağlıboya tablolar olan 180 kadar eserini içeren ve sanatçının kariyerine bir övgü niteliğinde olan tarihi bir sergi sunuyor. Sergi 23 Temmuz 2018’de sona eriyor ve bu yılın en önemli gösterilerinden bir tanesi!

Tablo, konusunu daha güncel bir olay olup on dokuzuncu yüzyılın başlarında gerçekleşen, Yunanlıların Türklere karşı olan bağımsızlık savaşından alıyor. Binlerce Yunan Kios Adası’nda katledildi ve Delacroix, olayın raporlarından etkilenerek bu büyük tabloyu yaptı.

Tablonun solundan sağına doğru ışığın üzerine düştüğü her bir vücuda ve yüze bakarak yürüyün. Yüz ifadeleri, korku ve bitkin bir umutsuzluğu mükemmel bir şekilde gösteriyor. Savaşın dehşeti yenilmiş Yunanlıların yarı çıplak bedenleriyle fiziksel bitkinlikleriyle ifade edilmiş. Kamaların ağzında bıçakların ucu gözüküyor. Kan ve gözyaşları ölen bir çiftin üzerinden akıyor. Üniformaları içindeki galip taraf gölgeler içinde resmedilmiş, tutsakları bekleyen korkunç kaderi izleyiciye hatırlatıyor.

Şimdi resimden birkaç adım uzaklaşın ve tablonun arka planına bakın. Işığın ve karanlığın oluşturduğu dalgalı ve lekeli gökyüzü kıyamet sonrası bir sahneyi, dehşet verici bir sonu gösteriyor. Donuk fırça darbeleri harabe etkisini güçlendiriyor.

Delacroix’nın özgürlük ve bağımsızlık temasıyla ilgili ve iki hafta önce paylaştığımız bir başka başyapıtı daha var: Halka Yol Gösteren Özgürlük. Arşivimizde bulabilirsiniz!

Delacroix ve Louvre Müzesi demişken, sizi Christopher Michaut ile birlikte bu çelişkili adamın ve efsanevi sanatçının hayatını incelemeye davet ediyoruz. “Arkamı dönüyorum ve yan odanın kadın çıplaklığının bariyerlerini yıktığını anlıyorum. İfadelerinin yoğunluğunu ve şehvetli kıvrımlarını görüyorum. Şehvet verici ve güçlü olabilirler, kurban ya da cellat olabilirler, hepsi çarpıcı ve büyüleyici. Sizi bazı görsellerle baş başa bırakıyorum…”