Saçını Tarayan Kadın

DailyArt’ta çalışırken gerçekten sevdiğim tabloları gösterebildiğim anları çok seviyorum! :)

Kraków Ulusal Müzesi teşekkür ederiz ki bu eseri sizlere sunabiliyoruz. Eğer Temmuz 2019’dan önce yolunuz Kraków’a düşerse bu tabloyu Cracow 1900 sergisinde görebilirsiniz.

Władysław Ślewiński Münih’e değil de Paris’e sanat çalışmaya giden ilk Polonyalı sanatçılardan biridir.

Orada, 1888’de, Philip Colarossi’nin stüdyosunda veya yakınlardaki bir restoran olan Chez Madame Charlotte’ta Ślewiński Paul Gaugin’le tanışır. Bu tanışıklık, Brittany’e bir ziyaretle ilerler ve burada Ślewiński eserlerini etkileyecek olan Pont Aven grubuna katılır.

There, in 1888, in the studio of Philipp Colarossi or in the neighbouring restaurant Chez Madame Charlotte, Ślewiński met Paul Gauguin. This meeting and acquaintance, followed by a visit to Brittany where he joined the Pont Aven group, influenced Ślewiński's works. “Synthesim”i temel alan sanatçımız kendi tarzındaki hayal dünyasını genişletti ve sakin, düşünceli ve derinlikli yansıtıcı sanatı ile edebi semboliklikten kaçındı.

Ślewiński Saçını Tarayan Kadın’ı Paris’te 1987’de resmetti. İlgi çekici ve rahatsız edici kompozisyonu Art Nouveau formu ile genç sanatçının duygusallığının birleşiminden oluşuyor; bu Ślewiński’nn diğer eserlerinin tersinedir çünkü genelde kontrollü, bastırılmıştır.

Portesi çizilen kadının kim olduğunu henüz bilmiyoruz. Belki Rus ressam Eugenia Szewcow’un karısıydı, onunla Paris’te tanışmışlardı. Belki, Antoni Potocki’nin söylediği gibi, portresi çizilen kadın bilinmeyen kızıl saçlı bir denizkızıydı. Eşit derecede ilgi çekici olarak, modelin yanında bir ayna vardır ve bir yüz yansımaktadır.

Aynı zamana ait çok sevdiğim bir başka Polonyalı resim olan “Strange Garden”a buradan bakabilirsiniz!