1890'lardaki sanat kariyerinin bir noktasında, James McNeill Whistler, şeffaf perdelerle kaplı kadın formunu tasvir etmeye takıntılı hale geldi. Yunan heykelinden ve Japon baskılarından esinlenerek bu temayı transfer litografisi (çizimin litografik taş yerine ilk önce kağıt üzerine yapılması), yağlı boya, pastel ve sulu boya da dahil olmak üzere çalıştığı tüm ortamlarda geliştirdi. Sanatçı, modelleri için genellikle yüksek belli ve parlak renkli başörtülerle eşleştirilmiş çapraz korseli klasik ince önlükler gibi giysiler kullanmıştır. Whistler çoğu zaman mükemmel bir poz yakalayana kadar modellerinden stüdyosunda dans etmelerini isterdi.
Umarım dans ettiğiniz bir gün geçiriyorsunuzdur! :)